Bağlar ilçesi kırsal Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolduktan sonra arama çalışmalarının 19'uncu gününde dere yatağında çuvalda, üstü 20 kilo ağırlığındaki 3 taşla kapatılıp çalılıklarla gizlenmiş cansız bedeni bulunan Narin Güran cinayetine ilişkin davanın ilk duruşması, bugün 8'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek.

4 SANIĞA AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET

Soruşturma kapsamında, tutuklu 12 şüpheliden 4'ü hakkında, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, aracında Narin'e ait DNA ve kıl örneği bulunan amcası Salim Güran, annesi Yüksel Güran ve ağabeyi Enes Güran ile gözaltına alındıktan sonra cesedi dere yatağına taşıdığını itiraf eden komşuları Nevzat Bahtiyar'ın HTS ve baz istasyonu kayıtlarına göre, olay anında aynı evde olduğunun tespit edildiği belirtilerek, 'İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.

BABA DAHİL 21 KİŞİ ZORLA GETİRİLECEK

Mahkeme Narin’in babası Arif Güran'ın ‘müşteki’, aralarında tutuklu sanıkların da bulunduğu 21 kişinin ise ‘tanık’ sıfatıyla katılması için ‘zorla getirme’ kararı çıkarıldı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Diyarbakır Barosu da ‘müşteki kurum’ sıfatıyla duruşmaya davet edildi.

‘BELİRLENEMEYEN BİR SEBEP VE SAİKLE, NARİN GÜRAN'I BOĞMAK SURETİYLE ÖLDÜRDÜKLERİ ANLAŞILMIŞTIR’

İddianamede tutuklu sanıklar için şu ifadelere yer verildi:

“Dosyada bulunan kamera görüntüleri, ifade tutanakları, adli tıp raporları, olay yeri inceleme raporları, HTS kayıtları, HTS daraltılmış baz analiz raporu, kriminal raporlar, görüşme kayıtları, cep telefonları üzerinde yapılan inceleme neticesinde elde edilen veriler, kolluk tutanakları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde izah olunan ve çelişkileriyle ortaya konulan sebeplerle şüpheliler soruşturmanın en başından itibaren çelişkili, hayatın olağan akışına aykırı, toplum düzeninin ve aile yaşantısının getirdiği genel kurallar ve teamüllere aykırı tutum ve davranışlar içerisinde olmuşlardır. İlk günden itibaren kayıp çocuk olarak ihbarda bulunarak ve Narin Güran'ın son görüldüğü saate ilişkin çelişkiler yaratarak bulunmasını ve olayın ortaya çıkmasını engelledikleri tespit edilmiştir. 21 Ağustos günü saat 15.11 sıralarında kamera açısına son kez giren ve evine doğru çıkan patikaya yönelen Narin'in eve ulaştığı saatte dosya kapsamında bulunan HTS analiz raporları, dar alan baz çalışmasına ilişkin bilirkişi raporu dikkate alındığında, tüm şüphelilerin ikamette bulunduğunun net bir biçimde ortaya konulması karşısında zaman ve mekan birliği içerisinde olan şüphelilerin fikir ve eylem birlikteliği içerisinde iştirak iradesiyle hareket ederek, öldürme eylemi üzerinde ortak hakimiyet kurarak belirlenemeyen bir sebep ve saikle Narin Güran'ı boğmak suretiyle öldürdükleri ve üzerlerine atılı suçu müşterek fail olarak işledikleri hususunda yeterli şüphenin oluştuğu kanaatine varıldığı anlaşılmıştır. Bu nedenle şüphelilerin üzerlerine atılı 'İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis ile cezalandırılmasına karar verilmesi talep olunur.”

SANIKLAR YOĞUN GÜVENLİK ÖNLEMLERİ EŞLİĞİNDE ADLİYEYE GETİRİLDİ

Dosyanın kapsamlı ve tarafların sayısının fazla olması nedeniyle, muhtemel olayların önüne geçilebilmesi için duruşma salonunda, önünde ve adliye çevresinde gerekli güvenlik önlemlerinin alınması için müzekkere yazan mahkemenin talebi üzerine dün adliyenin çevresi bariyerlerle kapatıldı. 09.00’da başlayacak ilk duruşma öncesi tutuklu sanıklar, erken saatlerde yoğun güvenlik önlemleri eşliğinde adliyeye getirildi. Adliyeye giriş tek noktadan gerçekleştirilirken, gelenler çanta ve benzeri eşyaları kontrol edilip, üst aramalarının ardından içeri alınıyor. Ambulans ekiplerinin de hazırda bekletildiği adliye çevresinde trafik polisleri araçların geçişini kontrol ederken, motosikletli Yunus timleri de devriye görevi yürütüyor.

DURUŞMA BAŞLADI

'İştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açılan tutuklu sanıklar annesi Yüksel, ağabeyi Enes ve amcası Salim Güran ile Nevzat Bahtiyar'ın yargılandığı davada ilk duruşma başladı. Tutuklu bulundukları cezaevlerinden getirilen Nevzat Bahtiyar, amca Salim Güran, ağabey Enes Güran ve anne Yüksel Güran, duruşma salonunda hazır bulundu.

BAKANLIK, BAROLAR VE MİLLETVEKİLLERİ

Mahkemeye Güran ailesi ile yakınları, Yüksel ve Enes Güran'ın 8 avukatı, Salim Güran ve Nevzat Bahtiyar'ın da 1'er avukatı ile baba Arif Güran, Diyarbakır Barosu'ndan 30 avukat ve Diyarbakır Baro Başkanı Avukat Abdülkadir Güleç ile önceki başkan Avukat Nahit Eren, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekilleri, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan, AK Parti Milletvekili Suna Kepolu Ataman, CHP milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu, Asu Kaya, Türkan Elçi, DEM Parti milletvekilleri Adalet Kaya, Meral Danış Beştaş, Ceylan Akça Cupolo da katıldı.

26 TANIK DİNLENECEK

Duruşmada Salim Güran solda önde, arkasında sırayla da Yüksel Güran ve Enes Güran oturdu. Nevzat Bahtiyar ise salonun sağ taraftaki kendisi için ayrılan yere oturdu. Duruşmada 6'sı tutuklu 26 tanık dinlenecek.

NEVZAT BAHTİYAR OLAY GÜNÜNÜ ANLATTI

Mahkemede ifade veren Nevzat Bahtiyar sıva işiyle uğraştığını, ayda 60 bin TL kazandığını, son verdiği beyanının doğru olduğunu söyledi. Bunun üzerine mahkeme başkanı, son beyanını okudu. Olay gününü anlatan Bahtiyar, “Yaya olarak Arif Güran’ın evine doğru gittim. Orada Salim Güran ile buluştum. Başka kimse yoktu. Salim Güran yukarıdaydı, ben ağaçları suluyordum” dedi.

‘SALİM, NARİN’İ, ANNESİYLE İLİŞKİSİNİ GÖRDÜĞÜ İÇİN ÖLDÜRDÜ’

Mahkeme başkanının ‘Neden çelişkili konuştun?’ sorusu üzerine de Bahtiyar, “O zaman korkmuştum. O yüzden öyle ifade vermiştim. Salim Güran beni çağırdığında evden herhangi bir bağrışma sesi duymadım. Eve girdim. Bir odaya gittik. Narin yatıyordu. Salim, ‘Narin’in annesiyle ilişkimizi gördüğü için öldürdüm dedi’ diye konuştu.

‘NARİN’İ ARABAYA KOYDUĞUMDA YÜKSEL GÜRAN AĞLIYORDU’

Mahkeme başkanı, güvenlik kamerası saati ve baz kayıtlarını belirterek, "Peki hangi ara ilişkiye girdiler" diye sordu. Bahtiyar, "Salim bana ‘Narin’i götür bir yere at’ dedi. ‘Parça parça halinde suya at kimse görmesin’ dedi. Beni tehdit ettikten sonra yapmak zorunda kaldım. ‘Oğlun Muhammed’in kafasına sıkarım, sonra senin kafana sıkarım’ dedi. Battaniyeyi Salim getirdi. Evden dışarı çıktı, battaniyeyi getirdi. Narin yerde yatıyordu. Battaniyeye sardıktan sonra benim evin ahırına getirdim. O sırada kimseyi görmedim. Sonra kırmızı arabama götürdüm. Narin’i arabaya koyduğumda yukarıya baktım, Yüksel ağlıyordu. Narin'i battaniyeye sardıktan sonra ben aşağı indim. Salim arabasıyla aşağı doğru geldi. Ben ilk olarak ahıra gittim. Orada torbaya koydum. Narin’in üzerinde siyah tişört vardı. Çantasını hatırlamıyorum. Battaniyeyi, Salim Güran geldi, benden aldı. Eşim ve annem evdeydi, dışarıda değildi. Çuvalı arabanın arka tarafında, paspas kısmına koydum. Ben köyden çıktıktan sonra Salim de arkamdan geldi. Ben cesedi arabama torbayla koyduktan sonra battaniyeyi benden aldı. Cesedi arabamın arka paspas kısmına koydum. Salim bana ‘Cesedi göle götür, parça parça haline getir’ dedi. Ben de oraya götürdüm, cesedi parçalamadım. Oraya bıraktım. Cesedi oraya bıraktığımı kimseye söylemedim. Battaniyede ıslaklık olduğunu hatırlamıyorum” dedi.

AĞLAYARAK BEDDUA EDEN BABA ARİF GÜRAN, DIŞARIYA ÇIKARILDI

Bahtiyar’ın mahkemedeki ifade işlemleri devam ederken gözyaşlarını tutamayan Narin Güran’ın babası Arif Güran, beddua etmeye başladı. Bunun üzerine mahkeme başkanı, Güran’ın sakinleşmesi için salondan çıkmasını istedi. Arif Güran, dışarıya çıkarıldı.

VİCDANM EL VERMEDİ CESEDİ PARÇALAMADIM

İfadesine devam eden Bahtiyar, “Salim ile bu olaydan sonra görüşmedim. Narin’i arabaya koyduğum zaman başımı kaldırdım. Yüksel tepeye gelmişti, beni izliyordu” dedi.

Mahkeme Başkanı, Nevzat Bahtiyar’a “Narin’i nasıl öldürmüş olabilir?” diye sordu. Bunun üzerine Bahtiyar, “Boğarak. Narin'in boğularak öldürüldüğünü düşünüyorum. Vücudunda herhangi bir kan görmedim. Cesedi vicdanım el vermediği için parçalamadım. Cesedin üstüne sadece, su alıp götürmesin diye 1 taş bırakmıştım. Kendi inisiyatifimle o taşı bıraktım. Yüksel veya Enes ile de bu olaydan sonra konuşmadım. Dereye götürdüğümü Salim ile Yüksel biliyordu” dedi.

‘GÜRAN AİLESİYLE BİR HUSUMETİM YOK’

Bu sırada Arif Güran, tekrar mahkeme salonuna geldi. Mahkeme Başkanı, Bahtiyar’a “Cesedi bıraktıktan sonra hiçbir şey olmamış gibi hayatına devam ediyorsun. İlk defa hayatında bir ceset gördün, daha sonra hiçbir şey olmamış gibi evine peynir almaya mı gittin, öyle mi?” diye sordu.

Bahtiyar, “Evet” dedi.

Mahkeme Başkanı, “Neden itirafta bulundun” diye sordu, Bahtiyar bu soruya cevap veremedi. İfadesine devam eden Nevzat Bahtiyar, “Güran ailesiyle bir husumetim yok” dedi.

OĞLUMU ÖLDÜRMEKLE TEHDİT ETTİ

Savcı baz bilgilerini sorarak, “Salim Güran’ın seni silahla korkuttuğunu söyledin. Baz bilgilerine göre 4’ünüz de aynı yerdesiniz. Silahla nasıl tehdit etti? Salim seni silahla o 8 dakikada mi tehdit etti?” sorusu üzerine Bahtiyar, “Yanındaki silahla yaptı. Salim silahını yanında taşıyor. Silahı çıkardı. ‘Bunu yok etmezsen senin oğlunun kafasına sıkarım, sonra da senin kafana sıkarım dedi" diyen Bahtiyar, mahkeme başkanının “Salim Güran’ın olay günü elbisesi ne renkti?” sorusuna da “Hatırlamıyorum” diye cevap verdi.

HTS KAYDINI İNKAR ETTİ

Savcının, “Salim Güran’ın 17.46'da senden gelen 41 saniyelik görüşmeniz var, ne konuştunuz?” sorusuna da “Ben Salim’i aramadım” diyerek konuşmayı inkar etti. “Dereye Narin’i kucağında götürdüğünü söyledin. 25 kilo bir kız. Tek başına mıydın? İpi nerede buldun?” sorusu üzerine de “Çantanın ipini kullandım, tek başımaydım” yanıtını verdi.

SORULARIN ÇOĞUNA ‘HATIRLAMIYORUM’ YANITINI VERDİ

Önceki dönem baro başkanı Nahit Eren, Bahtiyar’a “Salim Güran’ı ne zamandan beri tanıyorsun” diye sordu.

Bahtiyar, “Çocukluktan beri birlikteyiz. 30 yıl var. Vaktimiz oldukça ben onu o beni arar kahveye giderdik. Köyde görüşürdük” dedi.

Bahtiyar, Eren’in sorduğu soruların çoğuna ‘Hatırlamıyorum’ yanıtını verdi. Eren’in, ‘Olay günü 15.08 geçe Salim Güran’ın aradığını söyledin, o cümleleri hatırlıyor musun?’ sorusuna, “Hayır, hatırlamıyorum. Ona ‘Suyumuz yok’ demiştim” dedi. Belediyede su arızasının olmadığına dair tutanağın olduğunu söylemesi üzerine de “Bilgim yok” dedi.

Eren’in “Sen gittiğin zaman debisi nasıldı derenin?” sorusuna, “Orası su altında değildi. Ayaklarım su içine girdi” dedi.

“38 dakika orada kalmışsın. O sürede ne yaptın? Elbiselerini, pantolonunu, ayakkabını çıkardın mı” sorusuna da “Hayır, hiç suya girmedim. Cesedi bırakırken suyun içindeydim suyun yüksekliği 40-50 santimetre yüksekti. Çalıları koymadım. 1 taş koydum. Su o kadar yüksek değildi. Ayakkabı ve pantolonla suya girdim sonra girmedim” ifadelerini kullandı.

'SENİ ALLAH’A HAVALE EDİYORUM'

Bu sırada ağlamaya devam eden Arif Güran, Nevzat Bahtiyar’a ‘Allah belanı versin, seni Allah’a havale ediyorum” dedi.

Daha sonra Eren’in “Otopsi işlemine başlamadan önce torbanın içinde kanca çıktı. Senin böyle bir kancan var mı?’ diye sordu. Bahtiyar, “Hayır hatırlamıyorum. İçinde bir şey varsa bilemem” yanıtını verdi.

Baro avukatlarından Aydın Özdemir, “Narin’i siz mi boğdunuz” diye sordu.

Bahtiyar, “Salim boğdu, kendisi bana Narin'i boğduğunu söyledi” dedi.

“Kardeşini kim tehdit etti?” sorusuna, “Bilmiyorum. Salim'in amcası Ali Rıza Güran, Hacı Hasan'a söylemiş, ‘Nevzat’a bir miktar para ve arazi verelim, onun evini köye getirelim’ demiş. Kimse benimle kekeme diye dalga geçmedi” ifadelerini kullandı.

Baba Arif Güran, bu sırada tekrar Bahtiyar’a, “Seni Allah’a havale ediyorum, kızımın saçının teline kurban ol sen” dedi.

'PARA İÇİN KİN GÜTMEDİM'

Duruşmada Diyarbakır Barosu'ndan baba Arif Güran'ın vekili Avukat Berat Kocakaya'nın 'Arif Güran ile ticaretin var mı? 'sorusuna Nevzat Bahtiyar, "Hayır, bir arabada yaşanmıştı. Arabayı aldım, 1-2 ay kaldı, ona geri vereyim dedim. Orada Arif'le birlikte arabayı sattık. Orada arabanın parçalanmış olduğunu bilmiyorduk. Onu alan adam da kaza geçirdikten sonra arabanın sıkıntısı olduğunu söyledi. Adam bize 80 bin TL ceza kesti. 50 bin TL'yi ben verdim. Bu para için kinim olmadı" dedi.

'AYAĞI PARÇALAMADIM'

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı adına davaya katılan vekil bir avukatın da “Salim Güran ile Yüksel Güran'ın ilişkisi olduğunu biliyor muydun?” sorusuna, Nevzat Bahtiyar, "Hayır, o gün öğrendim. İpi bağlarken bir ayağı dışarda kalmıştı. Ayağı parçalamadım" yanıtını verdi.

'NARİN'İ SEVERDİM, KENDİ ÇOCUĞUM GİBİ'

Yüksel Güran'ın müdafi avukatı Yılmaz Demiroğlu, "Türkiye'nin sabrı tükendi, doğruyu söyle artık. Sizin evinizden çıktığında Salim'e gitmek istersen önce kimin evi gelir?" dedi. Bunun üzerine Nevzat Bahtiyar, "Arif'in evi geliyor. Narin'i severdim, kendi çocuğum gibi. Fırsatım olsaydı, cesedi oradan çıkaracaktım" cevabını verdi.

'CESEDİ ÇIKARIP, YOL ÜZERİNDE BIRAKACAKTIM'

Mahkeme Başkanının “Neden cesedi oradan alacağını dedin” diye sorması üzerine Nevzat Bahtiyar, "Vicdanım el vermediği için cesedi çıkarıp, yol üzerinde bırakacaktım. Tesadüfen bulunmuş diye yapacaktım ama fırsatım olmadı. Kaçma ihtiyacı hissetmedim" diye konuştu. Avukat Onur Akdağ'ın 'Kardeşinin eşiyle ilişkin var mı' sorusuna da Bahtiyar "Yok" yanıtını verdi.

ENES GÜRAN: SOSYAL MEDYADA GEZİNİRKEN NARİN YANIMA GELDİ

Mahkeme Başkanı, Enes Güran'ın önceki ifadesini okudu. Olay gününü anlatan Enes Güran, "Malatya Arguvan'dan ayın 20'sinde eve geldim. Babam beni otogardan aldı. Uyandığım zaman annem, ağabeyim, babam ve kardeşlerim evdeydi. Yemekte Muzaffer Güran bize eşlik etti. Babam ve Muzaffer, Batman'a gidecekti. Annemin evden çıktığını fark ettim. Malatya'dan geldiğim için elbiselerim kirliydi. Annem elbiseleri, Hediye Güran'a götürdü. Yemeğimizi yedikten sonra sosyal medyada gezinirken Narin yanıma geldi. Saat 13.00 oldu. O sırada Narin, anneme 'Kursa gideceğim' dedi. Annem, 'Gitme' dedi ancak sonra izin verdi. Ben de o sırada uyudum. Uyandığımda Malatya'dan arkadaşım aramıştı. Yengem de evin içindeydi. Ağaçların altına gittiğimde telefonum yanımdaydı" dedi.

MAHKEME BAŞKANI, ENES GÜRAN'DAN ÖZÜR DİLEDİ

Mahkeme Başkanının HTS kayıtlarında görünen ve Salim Güran'ın evine gittiği 15.57 saatini, Enes Güran kabul etmedi. “Narin, senin hoş olmayan bir görüntünü gördüğü için mi öldürüldü” sorusuna da Enes Güran, "Hayır, öyle bir şey yok" yanıtını verdi. Daha sonra Mahkeme Başkanı, "Salim Güran ile annen arasında bir ilişki mi var" dedi. Enes Güran da "O benim annem, bu bana nasıl sorulur, yakışık değil" cevabını verdi. Daha sonra Mahkeme Başkanı, “Tamam, haklısın, özür dilerim. Ama ben hak ile batılı ortaya çıkarmaya çalışıyorum" diye konuştu.

'SUÇLU DEĞİLİM'

Mahkeme Başkanının “Kolundaki ısırık ve banyo yapmak için mi Salim'in evine gittin? Cezaevinde bir hükümlü, bir dilekçe vererek her zaman senin kolunu ısırdığını söylüyor. Ama 'Cezaevinde hiç ısırmadı' diyor. Neden kolunu orada ısırmadın?” sorusuna Enes Güran, "Hayır, gitmedim. Suçlu değilim, Narin için cezaevindeyim. Baz istasyonu verilerini kabul etmiyorum" yanıtını verdi.

'NEDEN BURADA SANIKSIN ENES'

Mahkeme Başkanının “Kadınlar neden birbirine girdi, neden kavga ediyorsunuz diye sormadın mı?” sorusuna Enes Güran, "Narin'i kaybettiğimiz için Hediye Güran, Melike Güran, Yasemin Güran vs. vardı. Yasemin Güran'ı evinin tarafına iterek, 'Ne yapmaya çalışıyorsunuz' dedim. Neden kavga ettiklerini sormadım" dedi. Daha sonra Mahkeme Başkanı, “Neden burada sanıksın Enes? Neden Muhammed vs. değil de sen diye hiç düşündün mü?” diye sordu. Enes Güran da "Bilmiyorum. Hayır, düşünmedim" cevabını verdi.

'AMCAMDAN ŞÜPHELENDİM'

“Sonra kimden, neden şüphelendin” sorusuna da Enes Güran, "Salim'in arabasında kan olduğunu öğrenince, amcamdan şüphelendim. 'Aracında kan var' dendi, şüphelendim. Salim Güran'ın öldürme ihtimali olup olmadığını bilmiyorum" yanıtını verdi. Savcının, 23 -24 ve 25 Ağustos'ta jandarmada verdiği ifadesinin HTS verileriyle örtüştüğünü ve bu ifadeleri kabul edip etmediğini sorması üzerine Enes Güran, "Kabul etmiyorum. 3 gün boyunca kafam karıştığı için aynı ifadeyi verdim" dedi.

HİÇBİR ŞEYİ HATIRLAMIYORUM’

Duruşmada eski Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, ifadesi süren Enes Güran’a ilk ifadesinin ne zaman alındığını, gözündeki morluğu sordu. Enes Güran, “İlk ifadem Tavşantepe’de alındı. İlk ifademde de belirttiğim gibi hiçbir şeyi hatırlamıyorum. Gözümdeki morluk, mısır tarlasında oldu. 1’inci günün gecesi ‘Narin hastanede’ diye telefon geldi. Babam ve ağabeyimin ağlaması ve amcamın oğlunun kavgası sonucu yüzüme vurdum” dedi.

‘KENDİMİ DARBETTİM’

Nahit Eren, “24 Ağustos’ta jandarma seninle ilgili bir tanımlama yapıyor ve senin tedirgin olduğunu söylüyor. 25 Ağustos’ta bunun üzerine senden yeniden ifade alıyor, kolundaki ısırığı soruyor. Sen de ‘Mısır tarlasında olmuş olabilir, hatırlamıyorum’ demişsin” dedi. Enes Güran da “Ben kendimi darbettiğimi daha sonra onlara söyledim, söylüyorum da” yanıtını verdi.

'SAVCILARIN KARŞISINDA KENDİMİZDE DEĞİLDİK'

Mahkeme Başkanı, “Salim Güran’ın herhangi bir kızıyla ilişkiye girdiğin için Salim Güran seni dövmüş olabilir mi?” sorusu üzerine Enes Güran, “Hayır. Biz savcıların karşısına çıktığımızda kendimizde değildik. Cezaevine girmeden önce savcılara verdiğim beyanları kabul etmiyorum” dedi.

‘TELEFONU NEDEN YANINA ALMADIN?’

Eren’in “İnsanın kardeşi kaybolsa, ihtiyaç duyacağı şey telefondur. Sen o sırada telefonunu yanına almamanı izah eder misin?” sorusu üzerine Enes Güran, “Maşallah Güran, ‘Narin evimize gelmemiş’ dedikten sonra, ben kısık sesle ‘Narin’ diye arıyordum. O sırada telefonumu almak aklıma gelmedi” ifadelerini kullandı.

RAPORDAN NEDEN KORKUYORSUN

Daha sonra Eren, “Sürekli dosyayı soruyorsun. Cezaevinden evi arayınca ‘Narin’i öptüm, diş fırçası vs.’ merak ediyorsun. Bu tür konulara her girdiğinde raporu merak ediyorsun. Kaygılandığın bir şey mi var raporda?” diye sordu.

DURUŞMAYA 1 SAAT ARA

Enes Güran ise “Kesinlikle yok. Panik ve korkuyla Narin’in diş fırçamı kullandığı zamanı merak ettim. Kardeşimin raporu çıkacak, suçsuz olduğumuz ortaya çıkacak” yanıtını verdi. Enes Güran, sorulan çoğu soruya da "Bilmiyorum" cevabını verdi. Enes Güran’ın ifadesinin ardından Mahkeme Başkanı, duruşmaya 1 saat ara verdi. Duruşma saat 16.00’dan itibaren devam edecek.