İsrail Sağlık Bakanlığı, Batı Nil virüsü salgınında hayatını kaybedenlerin sayısının 36’ya yükseldiğini duyurdu. Virüs tespit edilenlerin sayısının ise 543 olduğu belirtilen açıklamada, halka sivrisinek savar ürünler kullanmaları tavsiyesinde bulunuldu.
Uzmanlar, virüsün bulaştığı kişilerin yüzde 80’ininde herhangi bir semptom görülmediğini, yüzde 20’lik bir kesimde ise ateş, baş ağrısı, eklem ağrısı gibi çeşitli semptomlar görülebileceğini ifade ediyor. Virüs bulaşanların yüzde 1’inde nadiren beyin iltihabı ya da menenjit gibi belirtiler görülebileceği aktarılıyor.
Batı Nil virüsü nedir, nasıl korunmalı?
Batı Nil Virüsü (BNV) enfeksiyonu daha çok yaz aylarında görülen ve nadir de olsa yaşamı tehdit edebilen bir virüs. Ateş, halsizlik, baş ağrısı, kas ve vücut ağrısı gibi şikayetlere yol açtığı için elde edilen bulgular griple karıştırılabiliyor.
Sivrisinek virüsü, kanıyla beslendiği kuşlardan alarak insanlara ve diğer hayvanlara bulaştırabiliyor.
Nadir de olsa hasta anneden doğum yoluyla bebeğe ya da hasta kişinin sağlıklı kişiye kan vermesi halinde veya hasta kişiden yapılan organ nakillerinde de virüs bulaşabiliyor.
Virüsün daha çok dünyanın orta kuşağındaki ülkelerde görüldüğünü belirten Prof. Dr Kenan Keskin, “Virüs Avrupa, Orta Doğu, Avustralya, Asya’nın bazı bölgeleri ve Afrika’da yayıldığı biliniyor. ABD’de Havai ve Alaska hariç 48 eyalette bu virüse rastlanmakla birlikte her yaz bu bölgelerde salgınlar da görülmektedir.” diyor.
Sivrisinekle temasın ardından hastalığın 100 kişiden 20’sinde gelişebildiğini dile getiren Prof. Dr. Keskin, hastaların önemli bir kısmının tamamen iyileşebileceğini ancak yorgunluk ve halsizliğin, haftalar veya aylarca devam edebileceğini ifade ediyor.
Prof. Dr. Keskin, sivrisinek ısırığından 2 gün sonra başlayan halsizlik durumuna dikkat edilmesi gerektiğini vurguluyor:
“Virüsün kuluçka süresi 2-14 gün arasında. Eğer kişide 2-14 gün öncesinde sivrisinek teması meydana gelmişse ve sivrisinek ısırığından 2 gün sonra halsizlik başladıysa dikkat”