Gündem

Hızla yayılıyor, uzmanlar uyarıyor! En tehlikeli il İstanbul çıktı: Batı Nil Virüsü kabusu sürüyor

Bu yıl Türkiye'de Batı Nil Virüsü vakalarında artış yaşandı. İstanbul başta olmak üzere birçok ilde görülen virüs, özellikle sulak alanlarda yayılarak sivrisinekler yoluyla insanlara bulaşıyor. Prof. Dr. Önder Ergönül, riskin arttığına dikkat çekerken, hastalığın ciddi sonuçlar doğurabileceği uyarısında bulundu.

Türkiye'de sivrisineklerle bulaşan Batı Nil Virüsü (BNV), bu yıl içinde yeniden gündemde. Sağlık Bakanlığı'nın Ağustos ayında yaptığı açıklamaya göre, 2024 yılında altı kişide Batı Nil Virüsü enfeksiyonu tespit edildi. Ancak uzmanlar, bu sayının gerçek vaka sayısını yansıtmadığı görüşünde. Özellikle İstanbul’da, Küçükçekmece ve çevresinde vaka sayısının yüksek olduğu, göl ve su kaynaklarının fazla olduğu bu bölgelerde sivrisinek popülasyonunun da yoğunlaştığı belirtiliyor.

SİVRİSİNEKLER BULAŞTIRIYOR

Koç Üniversitesi İş Bankası Enfeksiyon Hastalıkları Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Önder Ergönül, İstanbul dışında Edirne, Kırklareli, Bursa, Adana ve Osmaniye gibi illerde de vakaların görüldüğünü ifade ediyor. Uzmanlar, göçmen kuşlar ve sivrisineklerin hastalığın yayılmasında rol oynadığına dikkat çekiyor. BNV, göçmen kuşların virüsü taşıması ve yerel sivrisinekler yoluyla bulaşıyor, bu nedenle sulak alanların virüsün yayılmasında etkili olduğu vurgulanıyor.

KASIM SONUNDA BİTMESİ LAZIM

Prof. Dr. Ergönül, “Bu süreç Haziran, Temmuz, Ağustos gibi sivrisineklerin aktif olduğu dönemde. başlıyor, belli bir sezonda da bitiyor. Bu günlerde ya da Kasım sonunda bitmesi lazım. Ama tabii iklim değişikliği bu klasik bilgimizi biraz zorluyor. Yoksa eskiden olduğu gibi örneğin İstanbul'da kar yağsa ki önceden Kasım ayında bile bu mümkündü kentte sivrisinek kalmayacaktı” diyor. Prof. Dr. Yavuz ise üniversitede çalışma yaptığı klinikte Kasım ayında henüz vaka görmediğini söylüyor: “Yaz ayları ile Eylül ve Ekim'de vakaları gördük. Kendi kliniğimizde Kasım ayında henüz hiçbir olgu görmedik. Şu an mevsimsel olarak hızını biraz daha azaltmış olmasını bekliyoruz. Ama tabi Türkiye'deki tüm verileri nedir, onu tam bilemiyoruz."

BİR AŞI BULUNMUYOR

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre, virüs bulaşanların %80'inde belirti gözlemlenmezken, %20'sinde ise Batı Nil ateşi gibi semptomlar gelişiyor. Hastalığın tedavisi bulunmuyor ve şu anda Batı Nil Virüsü için bir aşı da yok. Özellikle 65 yaş üstü ve bağışıklık sistemi zayıf kişiler, hastalığın ciddi etkilerine karşı daha yüksek risk altında. Uzmanlar, Türkiye'de virüsün daha fazla yayılmasını önlemek için sivrisineklerle mücadele ve halkın bu konuda bilinçlendirilmesi gerektiğine vurgu yapıyor.

BATI NİL VİRÜSÜ NEDİR?

Mevsimsel olan bu hastalık Amerika Birleşik Devletleri'nden Avrupa'ya ve Orta Doğu'ya kadar birçok ülkeyi etkiliyor. İnsanlara sivrisinek ısırıklarıyla bulaşan bir Batı Nil Virüsü vakası ilk kez 1937 yılında Uganda'nın Batı Nil bölgesinde yaşayan bir kişide görüldü. Virüs son 50 yıldır insanlarda görülmeye devam ediyor. Hastalığın yayılmasında kuşlar önemli rol oynuyor. Sivrisinekler, hastalığı taşıyan kuşların kanını emerek enfekte olurken virüs birkaç gün boyunca kuş kanında dolaşabiliyor. Sivrisineğin tükürük bezlerine giren virüs, bu vektörler tarafından ısırılan insanlara ve at gibi hayvanlara geçip, vücutlarında çoğalarak hastalığa neden oluyor. Hastalık doğrudan temas yoluyla bulaşmıyor.

2010 YILINDA CİDDİ SALGIN OLDU

1999'da İsrail ve Tunus'ta salgına yol açan hastalık kuşlarla ABD'ye yayıldı. Burada 2010 yılına kadar ciddi bir salgına neden oldu. Bunun dışında bugüne kadarki en büyük salgınlar kuş göç yolları üzerinde olan Yunanistan, İsrail, Romanya ve Rusya'da meydana geldi. Avrupa Hastalıkları Önleme ve Kontrol Merkezi (ECDC) 22 Ağustos'ta Batı Nil Virüsü vakalarının 2024'te Avusturya, Hırvatistan, Fransa, Yunanistan, Macaristan, İtalya, Romanya, Sırbistan ve İspanya olmak üzere 9 ülkede görüldüğünü açıkladı.